Rahim Duvarı Kalınlaşması Antalya
Rahim duvarı kalınlaşması Antalya, rahmin iç dokusunun olması gerekenden daha kalın bir hale gelmesi durumuna verilen isimdir. Rahmin iç dokusu endometrium veya endometrial tabaka olarak adlandırılır. Adet döngüsü sürecinde salgılanan hormonlara bağlı olarak, rahim iç dokusu incelip kalınlaşır. Endometrium dokusunun döngü sürecinde incelmesi gerekirken incelmediği durumda veya olması gerekenden daha kalın hale geldiği durumda rahim duvarı kalınlaşması ortaya çıkar. Rahim duvarı kalınlaşması, hormonal sebeplerle oluşabileceği gibi rahim kanseri belirtisi olarak da ortaya çıkabilir. Bu yüzden, mutlaka takip edilmesi ve risk oluşturduğu durumlarda tedavi edilmesi gerekir. Rahim duvarı kalınlaşması tedavisinde öncelikli olarak hastalığa sebep olan faktörler belirlenir ve kanser riski hesaplanır. Rahim duvarı kalınlaşması hormonal sebeplere bağlı olarak oluştuysa, ilk önce hormonal bozukluk sorununun tedavi edilmesi gerekmektedir.
Yazımızın devamında ‘’Rahim duvarı kalınlaşması neden olur?’’, ‘’Rahim duvarı kalınlaşması tedavisi nasıl yapılır?’’ ve ‘’Rahim duvarı kalınlaşması kanser mi?’’ gibi merak edilen sorulara yanıt vereceğiz. Antalya rahim duvarı kalınlaşması tedavisi, rahim duvarında kalınlaşma belirtileri ve benzer konular hakkında detaylı bilgi almak için yazımızın devamını inceleyebilirsiniz.
Rahim Duvarı Kalınlaşması Nedir?
Rahim duvarı kalınlaşması, tıp dilinde endometrial hiperplazi olarak bilinen, genellikle hormon dengesizliği nedeniyle gelişen bir sorundur. Bu sorun nadiren de olsa rahim kanserine bağlı olarak da gelişebilir. Bu yüzden rahim duvarı kalınlaşması düzenli takip ve tedavi gerektirir.
Rahim Duvarı Kalınlaşması Neden Olur?
Rahmin iç dokusunu oluşturan endometrium tabakası, hormonların etkisiyle kalınlaşıp tekrar incelmektedir. Beyinde yer alan hipotalamusun hipofiz bezini uyarması sonucu LH ve FSH adı verilen hormonlar salgılanır. Bu hormonlar yumurtalıkları uyararak, yumurta hücresinin bulunduğu folikül keseciklerinin olgunlaşmasını sağlar. Olgunlaşan foliküller çatlayarak, yumurta hücresini serbest bırakır. Bu süreçte foliküllerden kana östrojen salgılanır ve vücuttaki östrojen seviyesi yükselir. Artan östrojen seviyesinin etkisiyle endometirum tabakası kalınlaşır.
Bu süre içinde foliküllerden bırakılan yumurta döllenirse, hamilelik gelişir. Döllenen yumurta, kalınlaşan endometirum tabakasının yardımıyla rahme tutunur. Gebeliğin oluşmadığı durumda ise kandaki östrojen seviyesi düşmeye başlar. Vücutta progesteron hormonu salgılanır. Artan progesteron hormonu, rahim duvarındaki endometrial dokunun dökülerek incelmesini sağlar.
Vücuttaki bu hormonal dengenin bozulması durumunda, endometirum tabakasında incelme gerçekleşmeyebilir. Bu durumda, endometrial hiperplazi adı verilen rahim duvarı kalınlaşması ortaya çıkar. Rahim duvarı kalınlaşmasına sebep olan diğer faktörler ise şunlardır:
- Menopoz dönemi ile birlikte kesilen progesteron üretimi.
- Hormon ilaçları.
- Endometrial polip.
- Polikistik over sendromu durumunda yumurtlama olmadığı için duran progesteron üretimi.
- Tiroit, diyabet gibi kronik hastalıklar.
- Obezite.
- Yumurtalık tümörleri.
Kansere yol açan, hücre yapılarındaki anormal değişimler de rahim duvarı kalınlaşmasına sebep olabilir. Atipili endometrial hiperplazi gelişimi, kanser öncesi lezyonlar ile doğrudan ilişkilidir.
Rahim Duvarı Kalınlaşması Belirtileri Nelerdir?
Rahim duvarı kalınlaşması, hastalığın derecesine göre kişide farklı belirtiler ortaya çıkarır. Rahim duvarı kalınlaşmasının başlıca belirtileri şunlardır:
- Uzun süren regl kanamaları.
- Kanamanın fazla miktarlarda olması.
- Düzensiz adet döngüsü.
- Aralığı 21 günden kısa olan adet kanamaları.
- Adet kanamaları arasında ara kanama veya kahverengi vajinal akıntı olması.
Rahim duvarında kalınlaşma belirtileri bu şekilde sıralanabilir.
Rahim Duvarı Kalınlaşması Nasıl Anlaşılır?
Rahim duvarı kalınlaşması şüphesiyle doktora başvuran bir kişide öncelikle ultrason ile görüntüleme yapılarak duvar kalınlığı belirlenir. Rahim duvarında şüpheli lezyon tespit edilmesi durumunda ise biyopsiye başvurulabilir. Biyopsi ile çıkartılan şüpheli kitle patolojide incelenerek kanser riski açısından değerlendirilir.
Rahim Duvarı Kalınlaşması Kanser midir?
Rahim; perimetrium, myometrium ve endometrium adı verilen 3 tabakadan oluşmaktadır. Rahmin en iç tabakası endometrium olarak isimlendirilir ve kalınlığı değişkendir. Adet döneminde, endometrium tabakasının bir kısmı dökülür ve regl kanaması ile dışarı atılır. Menstruasyon döneminden sonra gerçekleşen hormonal değişimlere bağlı olarak ise endometirum tabakası tekrar kalınlaşmaya başlar. Kalınlaşmasının amacı, döllenme durumunda yumurtanın rahme kolay tutunmasını sağlamaktır.
Endometrium tabakasının olması gereken şekilde incelmediği durumlarda rahim duvarı kalınlaşması meydana gelir. Bunun sebebi hormonal olabileceği gibi, rahim kanserinin belirtisi olarak da bu durum gelişebilir. Bu yüzden, rahim duvarı kalınlaşması teşhisi konulan kadınların mutlaka alanında uzman bir kadın hastalıkları ve doğum uzmanı tarafından düzenli aralıklarla muayene edilmeleri gerekmektedir. Rahim duvarı kalınlaşması, kişinin rahim kanseri olduğu anlamına gelmez. Hatta kimi zaman sebebi, polip gibi basit patolojilerdir.
Rahim Duvarı Kalınlaşması Tehlikeli midir?
Rahim duvarı kalınlaşması tıpta endometrial hiperplazi olarak adlandırılmaktadır. Kanser riski taşıma derecelerine göre farklı türleri vardır. Rahim duvarı kalınlaşması türleri şunlardır:
- Basit hiperplazi.
- Kompleks hiperplazi.
- Basit atipili hiperplazi.
- Kompleks atipili hiperplazi.
Bu sıralamada yukarıdan aşağıya doğru gidildikçe kanser riskinin arttığı söylenebilir. Fakat yukarıda sayılan her patolojik durumun gerileme veya ilerleyerek kansere dönüşme ihtimali mevcuttur. Atipik hücrelerin tespit edildiği durumlarda, hücrelerde anormal değişiklikler saptanmıştır. Bu da kanser riskinin bir göstergesi olarak kabul edilmektedir.
Rahim Duvarı Kalınlaşması Tedavisi Nasıl Yapılır?
Rahim duvarı kalınlaşması yani endometrial hiperplazi rahatsızlığının türü, hastalığın tedavi planı belirlenirken mutlaka dikkate alınmalıdır. Biyopsi ile alınan doku örneğinde anormal hücre değişimi saptanmadığı durumlarda ilaçla tedavi veya kitleyi yakından takip etme gibi seçenekler değerlendirilir. Fakat dokuda anormal hücre değişimleri varsa, diğer adıyla atipili hiperplazi gözleniyorsa, ameliyat ile dokunun alınması gerekli olabilir. Rahim duvarı kalınlaşması tedavisinde, tedavi planı belirlenirken dikkate alınan diğer iki faktör ise kişinin yaşı ve ileride çocuk sahibi olmayı düşünüp düşünmemesidir.
Eğer basit kalınlaşma söz konusuysa ve rahatsızlık hastada ağır şikayetlere yol açmıyorsa, hastanın düzenli kontroller ile takip edilmesi yeterli görülebilir. Bu süreçte gözlenen şikayetlerde azalma ve hormon seviyelerinin tekrar dengeye gelmesi söz konusu olabilir.
Bazı durumlarda ise östrojen ve progesteron seviyelerinin dengelenebilmesi için ilaç tedavisi uygulanabilir. Progesteron içerikli ilaçların kullanılmaya başlanmasıyla vücuttaki östrojen kaynaklı etkiler geriletilebilir. İlaç tedavisi, oral yolla alınan ilaçlarla sağlanabileceği gibi hormonlu rahim içi araçların (RIA) kullanımı ile de uygulanabilir.
Atipili hücre popülasyonunun söz konusu olduğu durumlarda ise genellikle cerrahi tedavi seçenekleri tercih edilmektedir. Bu kapsamda, gerekli görülen durumlarda histerektomi operasyonu ile rahmin tamamen alınması gerekebilir. Rahmin alınması, genellikle menopoza girmiş kişilerde ve çocuk sahibi olmayı düşünmeyen hastalarda uygulanan bir tedavi yöntemidir. Atipili hiperplazi saptanan ve ileride gebelik planı olan hastalarda ise rahmin alınmasına gerek kalmadan bir tedavi planı oluşturulması mümkündür.
Antalya rahim duvarı kalınlaşması tedavisi fiyatları, tedavinin hangi yöntemle yapıldığına göre değişiklik gösterebilir.